
Tarih 31 Mart 2019 Memleketin her köşesi gibi İstanbul da da oy kullanma işlemi başlamıştır. Oylar kullanılır, sandıklar açılır ve bu sefer nefesler tutulur sandık sonuçları beklenmeye başlanır. Heyecanın tavan yaptığı dakikalar ise ilk sandık sayım sonuçlarının çıkmaya başladığı dakikalardır. Tüm Türkiye haber kanallarına kilitlenmiş, her ne kadar güvenmese da AA dan gelen (Daha sonra kendi çalışması olmadığı anlaşıldı) verileri ekranlarda görmeye başlar, klasik AKP %70 lerden başlar yavaş yavaş erimeye devam eder. Ankara kısa bir sürede belli olmuştur, Mansur YAVAŞ beklenen sonuçla seçimi kazanmıştır. AKP bütün stratejisini Ankara’ya göre ayarlamışken İstanbul’dan gelen sonuçlar can sıkmaya başlar. Dakikalar ilerledikçe sisteme her girilen tutanak sonrasında Cumhur ittifakının oyları azalır, Millet ittifakının oyları artmaya devam eder. Devam etmesine ederde bu sonucu beklemeyenlerin eli tutanak girmeye gitmez. Çünkü geriye kalan veri girilecek sandıklar, CHP nin kalesi görülen ilçelerdir. İstanbul dan AA veri akşını keser. (Aslında AA nın verileri aldığı yerde sisteme veri girişi durdurulur) Kutlama yapmaya hazırlanan AKP teşkilatlarında ağızları bıçak açmaz. Teşekkürler İstanbul yazıları birkaç yerde asılır sonra kaldırılır. Anlaşılmıştır ki İstanbul, canlı yayında göz göre göre muhalefete geçiyor. Macera bundan sonra başlar
- Seçimi kaybettiğini görüp Hiçbir sebep bulamayan AKP sonucu kabullenememektedir
- Tarihin en büyük kumpası açıklaması yapılır. İlçe seçim Kurullarının sandıklara atadığı sadık Başkanları, Memur üyeler hedeftedir. Seçimde AKP ye kurulmuş tezgahtan bahsedilir fakat Küçük bir araştırma sonucunda Sandık başkanlarının ve Memur üyelerinin zamanında AKP mülakatlarla atanmasına sebep olduğu memurlar olduğu anlaşılmıştır. Bu sürdürülebilir bir bahane olamazdı çünkü ucu AKP ye dokunuyordu. Başka sebepler bulunmalıydı
- Muhalefetin, AKP sandık görevlilerinin ve müşahitlerinin de imzasının olduğu Islak imzalı tutanakların tamamının eksiksiz ellerinde olduğunu ve seçimi kazandık açıklamasından sonra artık yeni bir bahane bulunması ve üretilmesi gerekiyordu
- Çok geçmeden AKP nin sandık görevlilerinin AKP ye kumpas kurduğu dillendirilmeye başlandı. Fetö den girdiler Pelikancılardan çıktılar, baktılar ki bu söylem AKP için sandık görevlisi olmuş kişilerde rahatsızlık oluşturmaya başladı. Buradan giderlerse yine kendi tabanlarını incitecek ve kaybedeceklerini ve dolayısıyla işin ucunun yine AKP ye dayanacağı anlaşıldı
- Günler geçiyor geçersiz oylar hızla sayılıyor fakat AKP nin beklediği gibi bir netice ortaya çıkmayacağı net bir şekilde ortaya çıkıyordu, sırada sahte seçmen ve kaydırılmış seçmen konuları gündeme getirilecekti. Nedendir bilinmez AKP nin kaybettiği Büyükçekmece de sahte seçmen kaydırılmış seçmen iddiası polis eliyle araştırılmaya başlandı. İlginçtir burdan da çıkan sonuç kendilerini tatmin etmedi zira ulaştıkları iddia edilen taşınmış seçmenlerin kendi tabanları olduğu anlaşılmıştı. Kaydırıldı diye bahane ürettikleri seçmenleri de kaydıran İlçe nüfus müdürü tanıdık çıkınca baktılar ki burdan da sonuç çıkmayacak
- Son olarak yeniden sayım kararı verilen ve sayımın devam ettiği Maltepe de oy sayım işleminden de sonucun çıkmayacağını anlayınca çok tanıdık ve bildik bir konuyu gündem ettiler
- Kısıtlı seçmenlerin oy kullandığı konusu, son bahaneleri. Dün itibarı ile valizlerle YSK ya iletildi
Nerdeeeeen nereye. Seçim kuruları tarafından görevlendirilen sandık başkanlarından başladılar, memur üyeye kadar, kendi partilerinin görevlendirdiği sandık görevlilerinden başladılar müşahitlere kadar işi getirdiler. Baktılar ki bütün bu iddialar dolaylı olarak kendilerine dokunuyor, hayali seçmen, taşıma seçmen bahanesine sarıldılar fakat oradan da işin ucu kendilerine dokununca son çare kısıtlı seçmenlerin oy kullandığı iddiasıyla seçim iptali istendi.
Geldiğimiz noktada AKP nin itiraz ettiği konuların tamamının sorumlusunun yürütmeyi elinde bulunduranların yani bizzat kendileri olduğu ortada.
YSK ne karar verir bilinmez, fakat şu bir gerçek. AKP artık eski AKP değil erime sürecine girmiş bir parti görünümünde.
Beklenen o ki, Cumhurbaşkanı partisinden istifa edip Ben ülkenin Cumhurbaşkanıyım diyerek siyasetin dışına çıkıp bütün enerjisini yürütme için kullanması gerekir, aksi durumda eriyen AKP ile birlikte kendisi de sorgulanmaya başlanabilir.
Mevlam görelim neyler, neylerse güzel eyler.
ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZIN